Aman haftasonları okula giderken aklınızı da yanınıza almayı unutmayın. Özellikle bu gavur memlekette unutmayın, çünkü bu adamlarda fazlaca gelişmiş bir "güvenlik" korkusu var. (Mesela şu akbile benzeyen dış kapının anahtarını alabilmek için bir retina taramasına girmediğim kaldı. Pasaport bilgilerimden, öğrenci kayıtlarıma, referans veren kişilerden, orada kendi çektikleri vesikalığa kadar... Yine de ancak nisanın beşine kadar giriş izni alabildim.)
Ama aynı gün, test numunelerini hazırlayıp tam da makinaya sokmak üzereyken makinanın bağlı olduğu bilgisayarın şifresini de unutursan... Sonra da hazırladığın numuneleri baştan kalıplarına geri yerleştirmek zorunda kalırsan... Üç saatini laboratuarda harcayıp da bi halt bitiremeden, hem de cumartesi gününü de yiyerek geri dönersen... İşte o zaman çok kötü koyuyor.
Hmm...
Daha fazla et yemem gerek sanırım...
3 Yorum:
bir de yurdun giriş kapısında bir şifre vardı; değil mi? et konusunda ise haklısın. ben de bir ara aptallaştığımı düşünmüştüm. :)
Yurdun giriş kapısını manyetik bir anahtarla açıyorsun. İngilizler böyleyse, Amerikanlar nasıldır merak ediyorum. Güvensizlik meselesinde...
b12 kullansan aslında biraz faydası olabilir. belki kullanıyorsundur bilmiyorum ama ben et yesemde unutkanlık hep var. apikobal kullanıyorum.
Yorum Gönder