Pages

29 Ekim 2005

291005

yatagimda, otobuste uyudugum kadar rahat uyuyamadigima kanaat getirdim. bana bogaz trafigine taklimis bir otobus ayarlayin, bundan sonra orada uyuyacagim. ha bir de, ben uyurken beni arama gafletinde bulunduysaniz alacaginiz cevaplardan sonradan beni mesul tutmayin. zira pek kibar olmuyorum ve dialoglar su sekilde gerceklesiyor.

- uyuyor muydun?
- sen arayana dek.
- a üzgünüm.
- dert etme, kapatinca tekrar uyuyacagim.
- ha o zaman kapatayim.
- olur.
- ...
- dit dit dit diit.

tabi hicbir imla ve mantik kalibina girmeyen cumlelerim ve bazi bazi hicbirsey yazmadan kime de gönderdigimi bilmedigim mesajlarimla da meshurum. cep telefonumu geceleri kapatiyorum ama dedigim gibi gunun herhangi bir saati herhangi bir otobuste uyurkenki halim icin herhangi bir önlem alamadim.

(mesaj örnegi; olur yarın ben getirdim. sonra konusacagiz oldu diye. simdi tamam görüsürüz!)

yeterli uyku tamlamasindaki "yeter" icin yeni bir parametrem var;
söyle ki; gecenlerde oral diagnoz dersinde, lenf muayenesini anlatiyor hoca. ben de tuttum "hocam bir de demonstrasyon yapar misiniz?" dedim. "tabi tabi, gel buraya" dedi de umh sey, hem ben nasil görecektim bu durumda? "hissedersin".

ensedeki, cene altindaki, kulak önü ve arkasindakileri gösterdikten sonra sternocleidomastoid kasi, ki bu kas boynu saga/sola - yukari dogru cevirdiginizde capraz halde uzanir ve belirir, üstünde bulunan lenfleri de söyle muayene ederiz diye basimi iki yandan tutup cevirdi. cevirmesiyle küüt diye bir ses cikmasi bir oldu. bana bravo diyin, artik boynumdan da ses cikarabiliyorum.

iste yatagini hic bozmadan uyku uyuyan ben kisisi, 4 saatten fazla sure o sekilde uyuduysam, sabitlenmis boynuma, lenf muayenesi yapan hoca hamlesi uygulayip kütürdetmek durumunda kaliyorum ki iddia ederim kurbaga kiligindaki prenslerin, prensesi uykudan uyandirma asamasindaki metamorfozlari, benim bu iki hamlemle boy ölcüsemez. kafamizi saga/sola atiyoruz. ve uyanıyoruz.

on gun kadar sonra, tek basina gitmek istemeyip, eslikci aradigini belirten bir arkadasla spora baslayacagiz. aslinda hic bos zamani olmamasi ve gunde en az üc km yurumesiyle unlu bir kisi olmama ragmen, bu deneyimimle birlikte, "bakalim daha ne kadar slot acabilecegiz programda" ve "bakalim bu meniskuslu bacaklar daha ne kadar götürecek bizi" seklinde iki rekor denemesinde bulunacagim. bu civarlarda yolda yarı baygın ve birbucuk metre boylarinda bir yaratik görürseniz 444 0 911'i arayip adima ambulans cagirabilirsiniz. ilk mudahale olarak kafami sabitleyip bacaklarimi havaya kaldirin.

kendime bir de avcı sapkasi aldim bugun. konudan konuya atliyorum ama simdi havaya kaldirmak diyince, hava, oradan da ruzgar, oradan sinüzit ve basagrisi geldi aklima. bu sekliyle tam bir sol beyinli insan analizi yapmis oldum. neyse. avci sapkasi aldigim dukkandan cikinca, orasinin bir erkek icgiyim dükkani oldugunu farkettim. sapkam kürklü ve bana da epey indirim (20%) yaptilar.

avci sapkamla, ve havadar etegimle, montuma cekilmis, kaplumbaga numarasi yapip bir yandan havanin böyle olacagini niye söylemediler diye mızıldarken, yerde bir gazete gördüm "haftasonu hava buz kesecek" yaziyordu. gazete bugune aitti. bir de pederi beklerken, bos oturmayayım diye kiosklarin birinden bir dergi aldim. kapaginda mahsun kirmizigul vardi yaninda da bir hatun. sanirim bir dizide oynuyorlarmis. haydar ve silan benzeri komik karakter isimlerine guldum, dun aksam gumussuyundan dolmabahceye inerken "silanlama nedir bilmiyor musun?" diye bana firca ceken meslektasimin kulaklarini cinlattim. peder gec gelince tum yaziyi okudum. bu aralar beni bekletmek cok moda. böyle durumlarda oglak olmamaliyiz belki de.

*saturn ascends, comes round again*

26 Ekim 2005

251005

Oyle iste.

Kalkiyorsun sabahleyin. Ilk islem cep telefonunun alarmini susturmak, tum ev halkini ayaga kaldirmak istemeyiz degil mi? Sonra cebini ac. Belki geceden kalma genctürksel kazanc kontorleri geri gelmistir. Goz kapaklari pupillerin yarı hizasindayken lavaboya git. Isigi ac, gözlerini kapa. Icgudusel olarak klozeti de bulabilirsin tabi.

Merdivenlerden in asagiya. Pedercayi demliyor. Git, biraz surat yap. Sonra "sabah sabah bu kadar oluyor" kilifi altina gizlersin, istedigini söyle. Ye. Ic. Sofrayi topla. Odana geri cik. Pencereyi acip beline kadar sark. 3 sn icerisinde ürperirsen montunu giy. 6 sn'ye cikarsa yagmurluk kâfi.

Evden cik. Kapiyi kilitle ve yürü. Minibüse bin. 1,25 ytl uzat. Otur, cevreyi seyret. Saatine bak. In. Kos. Vapura yetis. Oturacak yer bulama. Vapur yanasinca, iskele verilmeden atlama; tehlikeli ve yasak. Yaya gecidinden gec. Yine de saga sola bak. Her an ezilebilirsin. Kos. Otobüs kuyruguna gir. Araya kaynamaya calisanlara sinirlen. Ses cikar. Hincini al. "Biz de gec kaldik!" de mesela.

Durakta in. Kos. Iki pasajdan gec. Okula gir. Dolaplarin oldugu yere git. Dolabi ac. Mony/yagmurlugu tikistir, önlügü giy. Derse kos. Belki de klinige. Hasta bekliyor olabilir.

Vakit gecsin. Dolaba in. Önlügü cikar, mont/yagmurlugu giy. Cantani tak ve okuldan cik. Dolmuslara yuru. Sirada bekle. Buyuk yerine kucuk dolmus gelirse, en köseye oturacak kisiye "kadikoyde mi ineceksiniz?" demek yeterli degil. Spesifize etmek lazim. Rihtim da, haydarpasa da, otobus terminali de kadiköyde.

In. Otobüs bekle. Otobüse bin. Doluysa orta kapidan geri in, sonrakini bekle. Eve dön. Yukarı cik. Cantani koy, üstünü degistir, pijamalarini giy. Asagi in. Sofrayı kur. Yemek ye. Sofrayı topla. Yukarı cık. Ders calis. Belki de hastanın modelleri uzerinde. Dis de dizebilirsin, mum duvar da yapabilirsin. Kimyasallarla calisirken pencereyi ac. Ustune hirka giy, üsütme. Üsütürsen C vitamini takviyesi yap. Dislerini fircala. Gerekiyorsa banyo yap. Alarmi kur. Telefonu Kapat. Yat. 2,5 saat uyu.

Oyle iste.

Kalkiyorsun sabahleyin. Ilk islem cep telefonunun alarmini susturmak, tum ev halkini ayaga kaldirmak istemeyiz degil mi?

*low ~ time is the diamond*

*'imdat', yeterli bir kelime mi*

15 Ekim 2005

151005

Cikolatali sütümü iciyorum. Bekliyorum.
Hasta gelecek, tik tik yapacak kapiya. Ben kosup "kim o" diyecegim. Tabi elindeki dosyayı gösterecek bana. Röntgeni dikizleyecegim. Sonra oturtup aynadan yansımasına bakacagim. Ölcü alip negatifini görecegim, alci döküp pozitifini alacagim. Negatifle pozitifin dengelendigi noktadan sentrik iliskiyi saglamak lazim. Cok siki fiki olmamali, sonra girdi mi cikmaz. Protez tabi.

Böyle böyle bir hafta. Biktim ayakta yolculuk etmekten. Biktim, sürekli yasli biri binince tek ayaga kalkan olmaktan ve menisküs sebebiyle agrili geceler yasiyor olmaktan. Varis corabi alacagim azizim, yoksa belediyenin her cukuruna uygun bir cizgi istemiyorum baldirlarimda. Sanki mumkunmus gibi. Her cukuru takip etmek tabi.

Sonra böyle cok ses var. Cok ses. Vijjuzww var mesela, klinikte surekli. Didirdip var bir de, yolda o da. Bzzt eden cep telefonlari. Gicir gicir eden disler. Marmara Salonu'nun her an çökecekmis gibi ses cikaran yerleri, kapinin kapanma sesi, koltugun acilma sesi, defter sayfasi, slayt hareketleri, "şu hanım, bu bey!" var, surekli cagriliyorlar. Kosusturmalar. Bagrislar. Sesler, sesler! Cok sinir bozucu.

Bas agrisi. Delice!

07 Ekim 2005

061005

tiklayinca ne görüyorsun?
sasi bak sasir.

04 Ekim 2005

031005

Filmekimi'nde birkac filmi geride biraktik. Bir de bacaklarim agriyor. Kurabiye canavariyim ben ve de... Ve de... Evet iste o kadar.