Pages

14 Aralık 2013

141213

Gün 14. “Fırtınalı ve karanlık bir geceydi…” Yazıya bununla başlıyoruz, sonra neler oluyor bakıyoruz.

Firtinali ve karanlik bir geceydi. Aslinda o kadar da karanlik degildi, cunku disarida tipi yagiyordu. Camlara tikir tikir vuran seylerin dolu olma ihtimali de yuksekti gerci ama yerde biriken beyaz seyler, akla ilk olarak "kar yagisi"ni getiriyordu.

Iste gecen sali gecesi aynen boyleydi.

Eskiden olsa televizyonun karsisinda altyazi gecmesini beklerdim, valilikyen tatil karari cikacak mi diye. Simdiyse elimdeki akilli telefondan (teknoloji oyle sacma bir hizla ilerliyor ki, yarin obur gun ohaa o takoz telefonu mu kullaniyormusum demek namina burada marka da verecegim; iphone 5'ten) marmara universitesinin sayfasini refresh edip durdum. Birkac defa java ayarlarim pop-uplara izin vermiyordur belki diyerek duyurular kismina bile girdim ama nafile.

Carsamba sabah 09:00da 2lerin vize oncesi son dersine es-es kanunu geregi girecegiz. Uyu uyuyabilirsen.

Ha uyudum tabi, o ayri. Hatta sabah kalktim, etraf bembeyaz. Ninja gibi giyindim, atki eldiven, asker botlari, yunlu iclik vs (detaya girmeyeyim). Uskudardan besiktas vapuruna binerken ruzgar beni denize savurmadi, sanirim botlar agirlik yaptigindan yerden havalanamadim bir turlu. Akaretlerden dolmuslar yukari cikmadi, stadin yanindan cikmayi denedik, arabalar geri kayiyordu. Nisantasinda inip o son 500 metreye yayan girdigimdeyse kufur dagarcigimdaki herseyi yuksek sesle soyluyordum. Bu havada buraya gelenin de getirenin de derken fakulteye ulastim.

Kayit bankosunun onunde kuyruk vardi.

0 Yorum:

Yorum Gönder